SEN
Sen: Çamlı dağlarda ağaran şafak...
Sen: Duru göllerin nilüferisin.
Sen: Engin ovada sararan başak
Sen: Umut kaynağı, alınterisin...
Sen: Gökte yıldızsın, uykularda düş..
Sen: Yeşil ekinsin, sen beyaz gülüş
Sen: Mavi denizsin sise bürünmüş
Sen: Sevda sırrının düğümlerisin
Sen: Her güzelliğin canlı sergisi
Sen: Kalp yarasının emin sargısı
Sen: Benim dileğim hakkın vergisi
Sen: Gönlüme saklı aşk hançerisin.
Sen: Koyu gölgesin ,yaz sıcağında
Sen: Olgun meyvesin dal kucağında
Sen: Korsun alevsin aşk ocağında
Sen: Gadir Allah'ın şaheserisin
Sen: "Ben"sin, gel gör ki ben "sen " değilim
Sen: Benim düşüncem, ruhum ve dilim
Sen: Benim gözlerim, ayağım, elim..
Emin ol, sen bana benden berisin
BAHAR
Bahar geldi kaynadı kanım
Uçmak ister bulutlara canım
Ele avuca sığmaz olur
Fışkırır her yanımdan heyecanım
Kimine göre aşktır bu
Kimine göre bahar coşkusu
Adının önemi yok
Yeter bana baharın kokusu
Yeni bir doğuştur her bahar
Yürekten sevene
Görmesini bilene
Gerçeği görene
Yeni bir doğuştur her bahar
Sevgiliye, sev diye
Birbirinizi sevin diye
Rabbimden bir hediye
Yeni bir doğuştur bahar
Çileden sonraki büyük ödül
Kış'ın kasvetinden sonra açan gül
Ninni söyler bahçesinde bülbül
Baharı yaşarım kışa inat
Gülüp eğlenirim, çatık kaşa inat
Kalsın damağımda bahardan tat
Onda yeşerir umutlarım kat kat...
ELMA AĞACI
Elma ağacı elma ağacı
Bana bir elma veririmsin
Bir tane
Sadece bir tane veririmsin
Elma ağacı ile konuşurum
Sağlık isterim
Sevgi isterim
Dostluk isterim
Elma ağacım çok cömert
İstediğim her şeyi verir bana
Ben elmayı çok severim
Elma da sever beni
Her şeyi paylaşır benimle
Hiç bencil değil
Her eve lazım bir elma o
Ama bende ondan bir tane var
Ben şanslıyım
O elma bana sağlık verir
Sevgi verir
Dostluk verir
RENGİ DENİZ
Boyum yol çizgileri kadardı
pansiyonlardan öğrenci yurtlarından
beyin almıştım. Üstüm başım veresiye defteri
dudaklarımda krom çay bardakları
Otobüs camlarında pembe denizler beklerken
kaç arkadaş unutulmak için sıradaydı
hangi dilde yaşlanmıştı o ihtiyarlar
hangi tercüme bürosundan fırlamıştı
bakirbozan kurşun çığlığı
Önceden beyazmış deniz. Kimbilir
hangi acıya dayanamamış da
böyle boyanmış kan kırmızıya
Öyle dedin ya
burasıymış bütün sevişmelerin
anavatanı
oysa sen Kleopatra
gezinirken buluttan şemsiyenle
görmedin
benim bütün mavilerim
denize aktı.
ÜSKÜDAR TÜRKÜSÜ
İstanbul'da Üsküdar'lı bir kız var
Bir tramvay durağında evleri
Sarı kanaryalar, ak kanaryalar
Öter balkonunda geceleri...
Bulutsuz rüzgârlar gibi her sabah
Bir masal âleminden çıkıp gelirdi.
Ne adını düşünürdüm bir deniz kıyısında
Ne adımı bilirdi.
Bir gün bulutlar geldi habersiz
Sonra incecikten yağdı üstüme
Büyüdü içimde zamanla yeri.
İki mısra gibi aldı gönlümü
Bir gül yaprağından güzel elleri
Bendim artık gölge gölge sokaklardaki
Öylesine mahzun, kaygılı, ürkek.
Bendim her mevsim boyu sımsıcak
Sevdalar içinde vuran tek yürek
Bir gün baktım penceresi perdesiz
Yok odalarda çın çın şarkı söyleyen sesi.
Yok balkonda artık ak kanaryanın,
Sarı kanaryanın kafesi.
Benden sorun Üsküdar'ın şimdi her gece
Sokakları kaç adım.
Bir gece yarısı düştüm yollara
Her köşe başında ağladım.